külüstür

külüstür
"colloq. dilapidated-looking, old and beat-up looking; junky-looking; ramshackle; old and beat-up; good-for-nothing. - araba jalopy, rattletrap. - marka colloq. old and beat-up looking; dilapidated; worthless (vehicle, piece of equipment)."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • külüstür — sf., tkz., Rum. Yıpranmış, eski, bakımsız Yakın dostlardan birisinin beş beygirlik külüstür bir deniz motoru var. B. R. Eyuboğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • inkisarıhayal — is., li, esk., Ar. inkisār + ḫayāl Beklediğini, umduğunu bulamamaktan doğan düş kırıklığı, hayal kırıklığı Eyvah, benim külüstür çiftliği, Avrupa çiftlikleri gibi bir şey zannetmiş... İnkisarıhayale uğrayacak. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • külüstürlük — is., ğü Külüstür olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uçmak — 1. nsz, ar 1) Kuş, kanatlı böcek vb. hareketli kanatları yardımıyla havada düşmeden durmak, havada yol almak Biraz havalanıp bir başka kayaya kadar uçtu. S. F. Abasıyanık 2) Uçak vb. araçlar özel mekanizma ile yerden yükselmek, havada yol almak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”